αя∂α & ѕємιн ƒαηѕ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

αя∂α & ѕємιн ƒαηѕ

αя∂α & ѕємιн ƒαηѕ
 
AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Sokaklardan Çıktı Türkiye'yi Sırtlıyor

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
14_hatice_23
Admin
Admin
14_hatice_23


Mesaj Sayısı : 150
Kayıt tarihi : 10/06/09
Yaş : 29
Nerden : Konya

Sokaklardan Çıktı Türkiye'yi Sırtlıyor Empty
MesajKonu: Sokaklardan Çıktı Türkiye'yi Sırtlıyor   Sokaklardan Çıktı Türkiye'yi Sırtlıyor Icon_minitimeSalı Eyl. 08, 2009 1:51 pm

Sokaklardan çıktı Türkiye'yi sırtlıyor


Sokakta keşfedilen Arda 12 yaşında girdiği Galatasaray'ın altyapısında kişiliği ve futbolunu olgunlaştırdı. Takımını lig şampiyonu yaptı, Milli Takım'ı da sırtlıyor


Avrupa fatihi Milli Takım'ın 'altın çocuğu' Arda, başarıya giden yolu 'sokak'ta yakaladı. 21 yaşındaki Arda Turan, annesi Yüksel, Galatasaraylı olduğu için adeta doğuştan Galatasaraylı olarak dünyaya geldi. Futbol macerası ise sokakta top koşturarak başladı. Mahalledeki kıvrak çalımları, Bayrampaşa Altıntepsi Kulübü'nün hocalarının gözünden kaçmadı. Ve baba Adnan Turan'ın iki oğlundan büyüğü olan Arda, yıldızlığa gidecek ilk adımı Altıntepsi Spor Kulübü'nün minik takımında forma giyerek attı. Kısa sürede takımının kaptanı olmayı başardı. Şimdi eski öğrencisiyle gurur duyan ilk hocası Sebahattin Cömert, bir yıldızın doğuşunu

"Çok zeki ve kıvrak bir topçuydu. Gelecek vaat ettiğini gördük. Kendisinden iki yaş büyüklerle oynatıyorduk. Altıntepsi ile Sarıyer minik takımlarının Merter'de oynadıkları maç hayatının dönüm noktası oldu. Büyük bir yetenekti. Belliydi bir yerlere geleceği" sözleriyle anlatıyor. O dönemde Yahya Kemal İlköğretim Okulu öğrencisi olan Arda'yı yıllarca annesi Yüksel, Galatasaray'ın Florya'daki tesislerine götürüp getirdi. Okul takımının da kaptanı olan ve 10 numaralı formasıyla herkesi kendine hayran bırakan Arda'nın hocası Mehmet Filiz ise o günleri şöyle anlatıyor: "Çok koşar, kıvrak çalımlar atardı. Formasını giydiği her takımın lider futbolcusu olmayı başardı. Bir maçımızda rakip takımın hocası 'sizin bu 10 numara yılan gibi kızan be' dedi. Başarısıyla çok mutlu oldum. O zaman Yahya Kemal'i sevindiriyordu şimdi tüm Türkiye'yi sevindiriyor. Bu günlere geleceği belliydi."

O BUGÜNÜ HEDEFLEMİŞTİ

Arda, liseyi Şehremeni Lisesi'nda okudu. Dünyaya gözlerini açtığı 3 katlı binanın giriş katındaki evinin bulunduğu Altıntepsi Mahallesi'nden hiç kopmayan Arda, hep 'sevecen ve efendi bir genç' olarak takdir topladı. Kendisine Hagi ve Emre Belözoğlu'nu örnek alan Arda, "Bir gün bu takımın değişmez adamı olacağım" diyordu. İlk kez 17 yaşında giydiği milli formayla top koşturduğu Avrupa Şampiyonası'nda bugün 21'inde İsviçre ve Çek Cumhuriyeti'ne attığı gollerle 'adını' futbol tarihine yazdırmayı başardı.


Önce Arda'yı koyarsın..



"ELİNDE Arda gibi birisi varsa, önce onu alırsın. Yanına da 10 kişi koyarsın" deyişimi çok iddialı bulanlar vardı. Portekiz önündeki 90 dakikayı eleştirirken böyle demiştim. Çek maçından sonra, yorumcu Pierre Van Hooijdonk, "Her şey bitmiş görünürken Arda sazı eline almaya karar verdi" diye girdi, son 20 dakikadaki mucizenin öyküsüne.. Fatih Terim gibi bir hocanın Arda'nın farkına varmaması söz konusu olabilir mi?. Hele de Portekiz gibi tekniği yüksek bir takıma karşı, ayni silahla mücadele edebilecek en önemli adamı görmezden gelebilir mi?. Geldi işte.. Ve de hâlâ öyle düşünüyorum. İsviçre ve Çek maçlarını kurtaran adam Arda'yı mecbur kaldığı için oynattı. Bir yanda baskılar.. Öte yanda Emre ve Tümer'in sakatlıkları, ayağında top tutan, topa basan, oyun kurabilen tek oyuncu Arda'yı Fatih Hoca için dahi vazgeçilmez yaptı.. Arda böyle patlayınca, Fatih Hocama bir benzer soruyu şimdi bir kez daha sormak isterim.. Yanıtı, bana, ya da kamuoyuna değil, kendi kendine versin.. O zaman en içten yanıtı vereceğine inanıyorum çünkü.. Çek maçının son 20 dakikasında, Çeklerde hiçbir şey olmadığı ortaya çıkmışken, ama senin takımın da umudunu nerdeyse kaybetmişken, doğru söyle, kulübede bir Yıldıray'ın, bir Hakan Şükür'ün olsun diye neler vermezdin?.. "Kafandaki oyun planında Yıldıray ve Hakan Şükür'e yer olmayabilir. Ama müzmin sakat Emre gene sakatlanırsa, ve düşündüğün her şey ters gidip, oyun sonunda bir doldur boşalt B planı gerekirse Yıldıray ve Hakan'ı kulübede aramaz mısın" diye sormuştum ya hani.. Fatih Terim kalitesini dünyaya kabul ettirmiş bir futbol adamı.. Bu ülkenin gelmiş geçmiş en büyük iki hocasından biri.. Ne yazık ki takıntıları var. Bu takıntılar objektif olmasını önlüyor. Ama garip bir şey var. Gene bu takıntılar, hiç umulmadık zamanda, sanki uğurlu da geliyor.. İsviçre maçında dökülen Tuncay'ı oyunda tuttu, galibiyeti getiren golün mucize asistini Tuncay yaptı. Nihat, Çek maçında ilk çıkacak adamdı. Oyunda tuttu, galibiyet gollerini atan adam Nihat oldu. Geçmişte anlamsız Tümer ısrarları ve Tümer'in olmadık kritik gollerini hatırlayın.. Şimdi yeni bir sorum var.. Takım doğru yapılsa ve doğru yönetilse, bu takıntı uğurlarına gerek kalır mıydı acaba?.. İşi başından bitirmez miydik?. Bu soruyu da maçın ardından "Tuncay'ı, Nihat'ı bunun için oynatıyorum işte" diyen Terim'in gene kendi içinden yanıtlaması gerek.



Bayrampaşa'daki mahallesinde ailesine ev alan Arda, babasına da cipi hediye etmiş.

Kızlar onun, o topun peşinde

Arda, Şehremini Lisesi'nde 15 yıl müdürlük yapan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ata Özer'in öğrencisi. Emre Belözoğlu ile Sabri'nin de öğretmeni olan Özer, Arda'yla gurur duyduğunu anlatarak, "Benim kadar şanslı bir müdür olduğunu sanmıyorum. Pazar günkü maçta bunu bir kez daha anladım" diyor.

Arda'nın öğrencilik yıllarında başarılı ve disiplinli olduğunu, futboldan başka bir şey düşünmediğini belirten Özer, "Kızlar çok ilgilenirlerdi. Kızlar onun, o da top peşindeydi. İşi gücü top oynamaktı. Alt yapıda oynadığı için Galatasaray Kulübü'nde yatıyordu. Başka bir sosyal yaşantısı yoktu. Para ve şöhret onu şımartmadı. Adam gibi adamdır. Hâlâ her gördüğünde eğilip ellerimi öper" diye konuştu. Arda'nın tatlı dilli olduğunu anlatan Özer, "Derslerini hiç aksatmadı. O nedenle öğretmenleri onu çok sever, el üstünde tutardı. Tam bir İstanbul beyefendisi, saygılı bir çocuktu. Başarısını yine kanıtladı. Onun golünden sonra maç mucizevi bir şekilde sonuçlandı"dedi


O artık Türk halkının çocuğu

Arda'nın babası Adnan Turan, SABAH muhabirine oğlunun aldığı karar gereği turnuva bitmeden konuşmayacağını söyleyerek, "Çok büyük zorluklarla büyüttüm. 12 yaşında Galatasaray'ın altyapısına verdim. Şimdi Arda sadece benim oğlum olmaktan çıktı milletin oldu. Maçı büyük bir stresle izledim" dedi.
Lider ve karakterli bir insan

*Adnan Sezgin (G.Saray A.Ş. Genel Müdürü): Altyapımızdan yetişti. Futbola aşıktır, topla yatar topla kalkar. Önce insan, sonra sporcu en son futbolcudur. Takımın neşe kaynağıdır. Yaşı genç olmasına rağmen lider karakterlidir.

*Ersun Yanal (Trabzonspor Teknik Direktörü): 'Yetenekler sizi bir noktaya kadar taşır, karakterse sizi zirvede tutar' diye bir söz vardır. Arda sevilen zeki bir oyuncudur. Pozitif tir, liderdir. Rahat iletişim kurar. Her ortamda değer ve saygı görür

*Cevat Güler (Galatasaray Yardımcı Antrenör): Açık söylüyorum daha çok çalışsın kısa sürede dünya futboluna damga vuracaktır. Kendisiyle barışıktır bulunduğu ortama pozitif enerji verir. Umarım transfer dedikoduları onu yıpratmaz.

*Ali Yavaş (Galatasaray Altyapı eski Sorumlusu): Çok mutluyum. O terbiyeyi, eğitimi Galatasaray'da aldı. İnsanlığı, kişiliği, karakteri çok sağlam bir çocuk. Arda 21 yaşında ama şu an 30 yaşın futbolunu oynuyor. Olgun ve isteklidir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://ardasemihfans.yetkin-forum.com
 
Sokaklardan Çıktı Türkiye'yi Sırtlıyor
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
αя∂α & ѕємιн ƒαηѕ :: `·.¸¸.·´´¯`··._.·Arda Turan`·.¸¸.·´´¯`··._.· :: Arda'mızın Biyografisi-
Buraya geçin: